kaza etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kaza etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Temmuz 2012 Pazartesi

Bu dünyada yaşanılmaz(mış)

“Allah bana sarılsın, ihtiyacım var.” diyen insan bence; hayatındaki dibi görmüş insandır. Ve eğer olur da yılmazsa, her acının bir güzelliğe sahip olduğunu öğrenecektir. Ben yaşadım biliyorum çünkü. Yalnız kaldım, dışlandım, ailemde çok kötü, ağır ve kalıcı hastalıklar yaşandı, ölen yakınlarım oldu, büyük kazalar ve saysam yetmeyecek sıkıntılar yaşadım. Bunların bazılarını aynı zamanda yaşadığım da oldu. Ajitasyon yapmam, nefret ederim ama bunların bir şekilde söylenmesi gerek ve inanın bana bundan daha saf ve temiz bir şekilde aktarılamaz. Benim bir zamanlar sıkıntı olarak gördüğüm, bir yaşadığımdan örnek olarak vereyim; küçük bir kaza sonucunda elimdeki iki tendon koptuğu zaman, kolsuz bir adamın bu olayı nimet bellediğine şahit oldum. O an, dünyam karardı. O an, dönüm noktamı yaşadım. Hem de öyle “ışığı gördüüüm” safsataları olmadan. içimden dedim ki “Allah sabredenle beraberdir.” Beş vakit namaz kılan bir insan değilimdir, Allah affettsin. Fırsat bulursam arada bir Cumaya giderim. Ama bu inancımla gurur duyarım. Bir başka örnek vermem gerekirse, işitme cihazı taktığım zamanlarda bazı şeyleri duyamamayı o kadar dert etmiştim ki, Metroda yanıma oturan, marmara depremi yüzünden, yaklaşık “13” yıldır, %100 görme engelli olan, belki de hayatında bir daha güneşin doğuşunu ve ilkbahardaki o serin yağmurun ardından çıkacak gökkuşağını göremeyecek birinin, benim derdime nimet dediğini ancak idrak edebilmiştim. Bakın “Sizlerden daha kötüleri var bak haa, şükredeceksiniz lan!” diye tehditkâr bir biçimde söylemiyorum bunları. Gerçekler acıtır. Kıymetini bilin bir şeyleri kaybetmeden. Biz insanız nankör varlıklarız. Hadi ama! Yapın özeleştirinizi! Kaçımız farkında oluyor gerçekten sahip olduklarımızın? inanın bana, ergenliğim boyunca hep sahip olamadıklarımdan yakındım. Hayallerim vardı ve hâlâ var. Şayet, benim gibi hayatınızın dibini görmemiş biriyseniz bile korkacak bir şey yok. Tecrübe dediğimiz şey, bir şeyi elde edemediğimizde, başaramadığımızda veya kaybettiğimizde elde ettiğimiz birikimlerdir. Bizi biz yapar. Sonuçta bu anlattıklarım ve diğer tüm yaşadıklarım beni ben yaptı, tüm bunları yazabilmemi sağladı. Anlatımı, özlü bir sözle güçlendirme yöntemi vardır. Mevlana, ne kadar güzel demiş; “Kötü bir döneme girdiğinde ve her şey sana karşı gibi göründüğünde, bir dakika bile dayanamayacakmışsın gibi geldiğinde sakın pes etme, çünkü işte orası gidişatın değişeceği yer ve zamandır.” Anı yaşayın, çok mu zor ?! Carpe Diem!