Her yıl Mayıs ayının ikinci Pazar günü Anneler Günü olarak tüm dünya da kutlanır. 2015 yılında ise Anneler Günü 10 Mayıs Pazar tarihine denk gelmektedir. Anneler Günü her yıl çok sevdiğimiz annelerimizi özel şeyler yaşattığımız ve sevgimizi bir kez daha gösterdiğimiz gündür. Anneler Günü nereden çıkmış ve günümüze kadar süregelmiştir? Amerikalı genç Jarvis annesinin vefatının ardından yaşadığı acıyı atlatamamış annesinin yerini hiçbir şeyle dolduramamıştır. Her sene annesinin ölüm yıl dönümü geldiğinde eşsiz bir acı duyar ve bunu etrafındakilere de yansıtırmış. Yine annesinin bir ölüm yıl dönümünde yani Mayıs Ayı’nın ikinci Pazar günü etrafındaki herkes i bir araya getirerek ” bu günün anneler günü olmasını çok istiyorum ve Anneler Günü adıyla her yıl kutlanmasını kabul edermisiniz? diye sormuştur. b
Bu düşüncesi herkes tarafından kabul görmüştür ve artık her mayıs ayının ikinci pazar günü anneler günü kutlanmıştır. Anneler Günü tarihçesi Anneler günü, anneleri onurlandıran özel bir gündür. Değişik günlerde ve değişik ülkelerde kutlanır. Bu günde anneler çeşitli hediyeler alır. Bu günü farklı ülkelerdeki insanlar yılın farklı günlerinde kutlarlar. Anneler günü geleneği, Antik Yunanlıların Yunan mitolojisindeki pek çok tanrı ve tanrıçanın annesi olan Rhea onuruna verdikleri yıllık ilkbahar festivali kutlamalarıyla başlar. Antik Romalılar da ilkbahar festivallerini İsa’nın doğumundan 250 yıl öncesinden ana tanrıça Kibele onuruna kutluyorlardı. ABD’de Anna Jarvis’in kaybettiği kendi annesi için 1908 yılında başlattığı anma günü, 1914 yılında Kongrenin onayıyla Amerika çapında genişledi.
26 Nisan 2015 Pazar
23 Ağustos 2014 Cumartesi
Diriliş
Bugün zorluklarla yüzleşmek için kendinizi cesaretle donatın. Yüzleştiğiniz her şeyi mağlup etmeyeceksiniz, ancak hiçbir şey yüzleşilmeden mağlup edilemez. Zor kararlar alma aşamasında korku, belirsizlik ve rahatsızlık gibi hislerinize izin vermeyin.
Yataktan çıkın. Televizyonu kapatın. Olumsuz konuşmaları dinlemekle vaktinizi öldürmeyin. Kendinizinkiler de dahil olmak üzere.
"Dikkat dağıtıcıları" sınırlandırın. Orhan baba'dan gelircesine kederli kafa yapınızı sonlandırın. Toparlanın ve hayatınızdaki her şeyin tüm kontrolünü elinize alın. Enerjinizi sizin kaderiniz için başkalarını suçlayarak boşa harcamayın ve başkalarının sizi kurtarmasını umarak zihninizi meşgul etmeyin.
Siz parlayan zırhlar içinde bir şovalyesiniz. Yeni geleceğinize giden kapının anahtarını elinizde tutuyorsunuz. Bir boksörde olduğu gibi kaç kere nakavt edildiğinizin hiçbir önemi yoktur. Savaşmayı, mücadeleyi, ringleri, o tutkuyu her şeyden önce yaşamayı bırakmazsınız. Önemli olan kalkmaya geri dönmeye devam etmenizdir.
Şimdi devam etme ve gücünüzü geri alarak hayatınızda ilerleme zamanı. Şimdi diriliş zamanı. Bütün bahisleri kendinize yatırın ve işe koyulun! Siz daha fazlasını hakediyorsunuz... daha.. daha... daha fazlasını! Gayeniz kadar varsınız!
Yataktan çıkın. Televizyonu kapatın. Olumsuz konuşmaları dinlemekle vaktinizi öldürmeyin. Kendinizinkiler de dahil olmak üzere.
"Dikkat dağıtıcıları" sınırlandırın. Orhan baba'dan gelircesine kederli kafa yapınızı sonlandırın. Toparlanın ve hayatınızdaki her şeyin tüm kontrolünü elinize alın. Enerjinizi sizin kaderiniz için başkalarını suçlayarak boşa harcamayın ve başkalarının sizi kurtarmasını umarak zihninizi meşgul etmeyin.
Siz parlayan zırhlar içinde bir şovalyesiniz. Yeni geleceğinize giden kapının anahtarını elinizde tutuyorsunuz. Bir boksörde olduğu gibi kaç kere nakavt edildiğinizin hiçbir önemi yoktur. Savaşmayı, mücadeleyi, ringleri, o tutkuyu her şeyden önce yaşamayı bırakmazsınız. Önemli olan kalkmaya geri dönmeye devam etmenizdir.
Şimdi devam etme ve gücünüzü geri alarak hayatınızda ilerleme zamanı. Şimdi diriliş zamanı. Bütün bahisleri kendinize yatırın ve işe koyulun! Siz daha fazlasını hakediyorsunuz... daha.. daha... daha fazlasını! Gayeniz kadar varsınız!
20 Ağustos 2014 Çarşamba
Meydan Okuma Olmadan
Sınav yoksa, tanıklık da yok... Şeker koymadan limonata yapamazsınız. Ekşi limonlarınız olması gerek. Fevkalede bir binici olmak için evcil bir ata binemezsiniz. Daha şiddetli savaş, daha tatlı galibiyet demektir.
Size ne olursa olsun, her şeye rağmen asla kötü bir gün geçirdiğinizi söyleyemezsiniz. "Karakterimi geliştirdiğim" bir gün geçiriyorum diyebilirsiniz ancak. Yapacağınız her şey doğrudan karakterinizi oluşturan etmenlerdir. Gayeniz için şekillenip, tasarlanıyorsunuz. Özel bir şeye sahipsiniz, sadece size ait olan özel bir şeye... Sizleri uykunuzdan eden, hayatınızdaki bir sonraki nefesi almanızı sağlayan o kutsal güce... Gerçek gayenize sahipsiniz!
İsmail Çelebi
Size ne olursa olsun, her şeye rağmen asla kötü bir gün geçirdiğinizi söyleyemezsiniz. "Karakterimi geliştirdiğim" bir gün geçiriyorum diyebilirsiniz ancak. Yapacağınız her şey doğrudan karakterinizi oluşturan etmenlerdir. Gayeniz için şekillenip, tasarlanıyorsunuz. Özel bir şeye sahipsiniz, sadece size ait olan özel bir şeye... Sizleri uykunuzdan eden, hayatınızdaki bir sonraki nefesi almanızı sağlayan o kutsal güce... Gerçek gayenize sahipsiniz!
İsmail Çelebi
Gerçekten Hakettiğinizi Almak
Çok çalıştınız ve hakkınızı alamadınız mı? Bununla yetinmek zorunda değilsiniz. Mantığınızı, yeteneklerinizi, kişiliğinizi ve ilişkilerinizi geliştirmeyi seçin. Bütün bunlar olasılıklar ve fırsatlar dünyasının kapısını açan anahtarlar. Sıkışmış, bunalmış, kenara atılmış, uyumsuz hissediyorsanız, bütün bunlar için şikayet etmeyin... Kendinizi geliştirmek ve daha güçlü yapmak için bilinçli bir karar alın.
Ne yapmanız gerekiyorsa onu yapın ki ne istiyorsanız alabilesiniz. Belki okula geri dönebilirsiniz, belki öğrenebileceğiniz ya da bir sonraki hamlenizi çözebilmek için hayal gücünüzü kullanabileceğiniz bir duruma gönüllü olabilirsiniz. Her halükârda, devam etmek zorundasınız. Kendiniz için, sevdikleriniz için, sebebi ne olursa olsun, yıkılamazsınız. Hayatın sizi geride bırakmasına asla izin vermeyin. Egonuzu kapının dışında, gururunuzun da kursağınızda kalması gerek. Tekrar başlayabilirsiniz, kendiniz için yeni bir hayat kurun. Gayenize sahip çıktığınız kadar varsınız!
İsmail Çelebi
Ne yapmanız gerekiyorsa onu yapın ki ne istiyorsanız alabilesiniz. Belki okula geri dönebilirsiniz, belki öğrenebileceğiniz ya da bir sonraki hamlenizi çözebilmek için hayal gücünüzü kullanabileceğiniz bir duruma gönüllü olabilirsiniz. Her halükârda, devam etmek zorundasınız. Kendiniz için, sevdikleriniz için, sebebi ne olursa olsun, yıkılamazsınız. Hayatın sizi geride bırakmasına asla izin vermeyin. Egonuzu kapının dışında, gururunuzun da kursağınızda kalması gerek. Tekrar başlayabilirsiniz, kendiniz için yeni bir hayat kurun. Gayenize sahip çıktığınız kadar varsınız!
İsmail Çelebi
28 Temmuz 2014 Pazartesi
Oyun teorisi kapsamında EĞLENCE TEORİSİ
Penn Üniversitesi'nin Gamification adlı dersini almıştım geçenlerde. Muhteşe, yenilikçi ve 22. yy için düşünülebilecek bilgiler barındırmakla birlikte hayatımızı daha anlamlı ve eğlenceli hale getirebilecek bir takım bilgiler sunan bir dersti.
Oyunlaştırmada temel amaç olağan deneyimleri alıp eğlenceli hale getirerek insanların o işi nasıl daha gönüllü ve keyif alır şekilde yapacağını tespit edip uygulamaktı. Bir örnekle konuyu daha anlaşılabilir kılmak istiyorum;
Bir çöp kutusuna yaklaşıyorsunuz ve içine çöpünüzü atarken bir ses efekti çalmaya başlıyor; dipsiz bir kuyuda düşercesine giden çöp... Yapılan araştırma sonucunda o gün, bu bahsettiğimiz çöp kutusundan toplamda 72 kilogram, yani sadece o gün için 42 kilo daha fazla çöp elde edilmiş!
Hadi bunun hayatımızın diğer bir alanı ve tecrübesine uygulanmasının diğer örneğine göz atalım... İşe gitmek için evinizden çıktınız ve metroya geldiniz. Metronun girişinde bir de ne görüyorsunuz? Piyano tuşlarından merdivenler! Bu uygulamanın sonucunda ise %66 daha fazla insan merdivenleri kullanmış ve belki ufak da olsa "yürüme" , " egzersiz yapma" gibi tecrübelerini eğlenceli hale getirmiş.
Oyunlaştırmada temel amaç olağan deneyimleri alıp eğlenceli hale getirerek insanların o işi nasıl daha gönüllü ve keyif alır şekilde yapacağını tespit edip uygulamaktı. Bir örnekle konuyu daha anlaşılabilir kılmak istiyorum;
Bir çöp kutusuna yaklaşıyorsunuz ve içine çöpünüzü atarken bir ses efekti çalmaya başlıyor; dipsiz bir kuyuda düşercesine giden çöp... Yapılan araştırma sonucunda o gün, bu bahsettiğimiz çöp kutusundan toplamda 72 kilogram, yani sadece o gün için 42 kilo daha fazla çöp elde edilmiş!
Peki bu oyunlaştırmanın daha farklı alanlarda ve tecrübelerde uygulanması mümkün mü? Ya da hangi alanlarda yaparsak daha fazla verim alabilir ve toplum olarak günlük iş yoğunlukları ve streslerden uzaklaşıp huzur ve daha çok eğlence bulabiliriz? Siz de yenilikçi fikirlerinizi düşünüp, gerekirse buraya yazarak yeni bir eğlence teorisi dalgasını ülkenizde başlatabilirsiniz!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)